İnsan vücudunda toplamda 24 kaburga kemiği bulunur ve bu kemikler göğüs kafesini oluşturur. Bu kemikler, omurganın sırt kısmına eklemlenmiş 12 çift kaburgadan meydana gelir. Kaburgalar, göğüs kafesinin hem sağ hem de sol tarafında eşit sayıda bulunur.

Kaburgalar, akciğerleri, kalbi ve karaciğeri koruma ve destekleme işlevi görür. Ayrıca, soluk alıp vermede önemli bir rol oynar ve diyaframın hareketine yardımcı olarak göğüs boşluğunun genişlemesini sağlar. Bu genişleme, akciğerlerin içine hava dolmasını kolaylaştırır. Soluk alma ve verme süreçlerinde kaburgalar yukarı kalkar ve tekrar bir araya gelir. Bu hareket, beyin sapındaki soluk alma merkezinden gelen sinir sinyalleri ile gerçekleşir.

Kaburgalar, kemik kaburgalar ve kıkırdak kaburgalar olarak iki ana bölüme ayrılır:

Kaburgalar yaşlandıkça, kıkırdak kaburgalar kemikleşir. Bu durum, göğüs kafesinin esnekliğinin azalmasına neden olur. Kaburgalar, dışarıdan gelen çarpma veya basınç sonucu kırılabilirler ancak kaynaması en kolay kemiklerdir.

Kaburga kemiklerinin iliği, vücudun kan yapma sisteminin önemli bir kısmını oluşturur. Bu nedenle, uzun kemik iliklerinin aksine, kaburga ilikleri kırmızıdır ve sarı yağ dokusu azdır. Göğüs kafesini oluşturan kemikler yassı ve uçları uzundur. İnsan vücudunda 12 çifttir ve arka uçları omurlara eklenmiştir. Üstteki 7 çiftin ön uçları göğüs kemiğine, sonraki 3 çiftin ön uçları ise birbirlerine bağlanarak 7. kaburga çiftine eklenir. 11 ve 12. kaburga çiftinin ön uçları bir yere bağlanmaz, serbesttir.

Kaburgaların esnek yapısı, solunum hareketlerinin yanı sıra omuz ve karın kasları için geniş bir taban oluşturur. Soluk alırken kaburgalar yukarı kalkar ve bu hareket, diyaframın hareketi ile göğüs boşluğunun genişlemesine yardımcı olur. Bu süreç, akciğerlerin içine hava dolmasını sağlar ve beyin sapındaki soluk alma merkezinin sinir yolları vasıtasıyla kaburga kaslarına sinyal yollaması sonucu gerçekleşir. Kaburgalar arasındaki mesafe artar ve soluk alındıktan sonra diğer kaburga kasları kaburgaları tekrar bir araya çeker, böylece göğüs kafesi daralır ve soluk verme sağlanır.